MODERN KÖLE(4)CİLİĞE HAYIR! HAYIR! HAYIR!

Saygıdeğer 4/c ‘li arkadaşlarıma selam ederim. Şu aralar izin kullanıyorum. Kuruma başladığım 2002’den buyana ilk kez 12 günlük kesintisiz yasal hakkım olan izni kullanıyorum. Hani bazı 4/c ‘li arkadaşlarımız hiç bir şey değişmiyor diyor ya. Tabi ki beklenti hep maddi yönde olduğundan bu tip gelişmeler çok önem arz etmiyor onlar için ama önemli. Bizler makine değiliz ve bizlerinde dinlenmeye, tatile ihtiyacı var. Yasal izinlerini kullanamayan arkadaşlarımız olursa sendikamıza bildirmelerini rica ederim. Asıl konumuza gelirsek kurumumuz sürekli kan kaybına uğruyor ve senelerini İstatistik Kurumu adına vermiş olan biz 4/c ‘lileri(MODERN KÖLELERİ) kaybediyor. Nasıl mı? Bir iki örnek vereyim. Ankara Bölgede bir ablamız vardı. Çocuğu oldu.(Allah analı babalı büyütsün.)Yasal izni bitti tabi ki, çocuğa bakacak kimseyi de bulamamışlar. Bizde ücretsiz izin kullanma hakkı da olmadığından istifa etmek zorunda kaldı. Bir başka arkadaşımızda başka bir iş bulduğu için bugün istifasını vermiş. Devlet kurumu değil ama maaşı biraz daha iyiymiş. ‘’Maaşı aynı olsa bile gidecektim.’’ dedi. Gayet haklı bu arkadaşlarımız. Bende ‘’Maaşı az olsa bile git. Bari sen kendini kurtar.’’ dedim. Ne diyeyim?
Durumumuzu biliyorsunuz arkadaşlar. Sorunlarımız çığ gibi Maşallah. İletilen sorunlara çözüm yok. İş yükü giderek artıyor, alana çıkan eleman sayısı da giderek azalıyor. Böyle nereye kadar gidecek bilemiyorum. Evet! yeni elemanlar pardon MODERN KÖLELER alınabilir. Çözüm mü? HAYIR. Onlara işi öğreteceksin artık kaç zamanda öğrenirlerse. Peki! herkesten anketör olur mu? Onun da cevabı maalesef HAYIR. Peki öğrettin ve anketör adayı oldu diyelim, giden arkadaşlarımızın deneyimlerini gelen arkadaşlarımızın ! yine pardon MODERN KÖLELERİN kafalarına nasıl yerleştireceksin? En az 3-4 senede istenilen anketör(MODERN KÖLE) kıvamına gelebilirler. Tabi ki bu koşullarda çalışmaya alışabilirlerse ve daha iyi bir iş bulmazlarsa. Böyle yetişmiş elemanları kaybede kaybede kurumumuz kendi geleceğini dinamitlemektedir. Arkadaşlar deneyim parayla satın alınamaz veya dışarıdan insanların kafasına yerleştirilemez. Tecrübe kazanılması çok zor bir altın bileziktir. Onun için ben kurumumuzun ileri gelenlerine haddim olmayarak bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Gelin bu kurumun mihenk taşlarını, asıl emekçilerini ve bu kurumun sayıca yarısından fazlasını ; iş olarak %90 ‘ın dan fazlasını gerçekleştiren bizleri kaybetmeyin. Bizlere destek olun. Mali ve sosyal haklarımızı artırmamız için elinizden geleni yapın. Çünkü bizler bunu hak ediyoruz. Ankara Bölgede emekliliği dolduğu için ayrılacak benim bildiğim iki arkadaşımız (KÖLELİKTEN KURTULACAK =AZAD OLACAK) daha var. İşin özü hep eksi hep eksi. Uzman yardımcısı arkadaşlarımıza haksızlık etmek istemem, okumuşlar okullarını, kpss ‘den çok yüksek puan alarak kurumumuza gelmişler. Eyvallah. Benim gerçeğim ve aramızda ki fark şudur ben(MODERN KÖLELER) kapıdan kovulur bacadan girer anketimi hakkıyla yaparım. (BU BİR) Ben (MODERN KÖLELER) alandan verileri getirmezsem acaba kurumumuz hangi sonuçları açıklayabilir?(BUDA İKİ) Hani hep uzman yardımcısı alıyoruz ya kurumumuza, o bakımdan diyorum. Bizler ne kadar alana çıkacak eleman lazım dersek o kadar uzman yardımcısı alınıyor. Kurumumuzun anlayışına hayranım ben.
Birilerinin babalık ya da ağabeylik yapma vakti gelmedi mi? sizce. Bence geldi de geçiyor. ’’Kadro verilirse bunlar çalışmazmış, yok kadro verilmesi için KPSS lazımmış falan filan..’’ Bizler istenince 200 bin kadroyu bir anda nasıl verildiğini çok iyi biliyoruz. KPSS falan da sorulmadı yani. Eğer bu ülke için emek vermiş ve hali hazırda tüm olumsuzluklara rağmen hizmet etmeye devam eden 1700 kişi fazla geliyorsa sizlere diyecek bir kelime bulamıyorum.
Bu kurumumuzun büyüklerinden taleplerimiz. Başbakanımızdan, Bakanımızdan, Başkanımızdan veya hükümetten bilemiyorum kimler çözebilecekse artık. Peki üyelerimiz ve diğer geçici arkadaşlarımızdan da taleplerim olacak. Bence üyelik sadece ‘’Formu doldurdum üye oldum benim işim burada bitti.’’ anlayışı mıdır? Buna da cevabım HAYIR. Üye olduğun sendikaya arada bir de olsa uğraman, gelişmeleri takip etmen, her söylenene inanmamak için araştırma yapman ve öğrenmen, özellikle hepimiz için(MODERN KÖLELER) yapılan eylemlere gelmen yani hakkını araman bir üyenin asli görevleridir. Eğer her ortamda birlikteliği sağlayabilirsek ve tek vücut olursak bazı şeyleri daha kolay aşarız. Sendikam diye söylemiyorum ama yasal olarak her platformda 4/c statüsünün GÜNÜMÜZÜN MODERN KÖLE(4)CİLİĞİ olduğunu ve yürütülebilir bir statü olmadığını her fırsatta altını çize çize söylemektedir.(Özellikle de diğerlerinde olmayan bu hassasiyetin Başkanımız AYHAN ÇİVİ ‘ de fazlasıyla olması benim için ayrıca bir gurur kaynağıdır.) 4/c’ lilere sendika hakkını söke söke alması,(Her ne kadar üstüne alınanlar olsa da onların mumu yassıya kadar yandı, gördük toplu sözleşme fiyaskosunu. Ya şu bizim Sayın Ahmet yok mu? çok komik adam. ‘’Toplu sözleşme düğünümüz olacak.’’ dediler. Düğün mü oldu yoksa cenaze mi çıktı? Allah vermesin! ben anlayamadım. Çok ta anlayışlı üyeleri var ha. İyi ki sendikalarına siyah çelek falan götürmediler. Ya anlayıştan ya da neyse…) 4/c (MODERN KÖLE) davasını İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar taşıması (ki dünyada daha üst bir merci yok eğer olsaydı oraya da götürürdük kimsenin şüphesi olmasın.), işten çıkarılan üyelerini tekrar işe döndürmesi (Bizden başka örneği yok zaten), bulunduğum tarafın veya seçimlerimin ne kadar doğru olduğunu göstermektedir. Yani gururlanmakta çok haklıyım diyorum fakat bana öyle geliyor ki MODERN KÖLE(4)CİLİK ‘ ten hoşlananlar var aramızda. Buna da bir anlam veremiyorum. Bence tüm 4/c ‘lilerin anavatanı da evi de HAKSEN’ dir. Doğru mücadelenin yeri HAKSEN’ dir. Zaten diğerlerinin adını bile anmayacağım 4/c gibi bir sorunları yok onların, umurlarında da değil. Biz MODERN KÖLE(4)CİLİĞİ yıkmak adına ne yaparsak o. Ayhan Bey’ in dediği gibi ‘’ Bari gölge etmeyin başka ihsan istemez.’’
YAŞASIN HAKSEN,YAŞASIN ONURLU MÜCADELEMİZ..